Geç Kalan Öğrenci Diyalogları

ders başladıktan sonra kapı açılır ve olaylar gelişir

ortaokul, ingilizce dersi:

+ where were you?
- i'm sorry i'm late my schoolbus didn't come!
+ ok.

marmaris anadolu lisesi'ne geç gelen istisnasız bütün öğrencilerin repliği. oturduktan sonra:

+ niye öyle dedin oğlum, sen servisle gelmiyosun ki?
- ne dedim ki?*

-hocam derse girebilirmiyim?
-...
-makineden geliyorum da
-...

-pardon, günaydın
-ooo, hoş geldin
-hoş bulduk

- (sessizce)meraba hocam
+ ...(sabit bakışlar)
- (daha sessiz)geçeyim ben şöyle


-hocam kusura bakmayın geç kaldım
-niye evladım kaçıncı oldu?
-hocam bu sefer valla doru söyleyeceğim
-daha önce söylediklerin yalandı yani?
-yok hocam onlarda doğru da, bu daha doğru
-e neymiş bu sefer bakalım?
-hocam vapur akıntıya takıldı geç kaldım.

(bir westbrooke dersine yarım saat geç gelinir..olaylar şööle gelişir..)
-sorry mrs westbrooke
-w.b:this group or this group??(sınıfı ikiye ayırmıştır)
-eeeeehhmm.. the traffic is so heavy that...
-this group or this group??
-?!?!?....
meğer sınıfta tartışma grupları kurmuş...

mevlüt beyin*yanındaydım hocam

aşağıdaki diyalog yaşanmıştır;

sabahın köründe vapura binilir okula gitmek için ama sis yüzünden binilen vapur ile başka bir vapur kafa kafaya girer. velakin vapur durur.

a* - olm hocaya söyleyin vapur kaza yaptı yok yazmasın gecikecem (telefon ile sınıftakilere haber verilir)
b* - hocam a'nın vapuru raydan çıkmış yok yazmayın geç kalacakmış huehue (hocaya benim mazereti iletiyor)

ders bitimine 5 dakka kala a sınıfa yetişir;

a - günaydın hocam
h* - s***r dışarı!!!

sabahtan ilk iki ders ekilir,
-kızım nerdeydin sen?
-evdeydim nerde olcam

mugla anadolu lisesinde yaşianmış bir olaydır
t adlı arkadaş sabah otobüsü kaçırmış ve 4 km lik yoldan koşarak okula gelmiştir ve soluk soluğa derse girer...(bu arada ne hikmetse saati durmuş???)
-hocam kusura bakmayın biraz geciktim otobüsü kaçırdım da kötekli den buraya koştum. ama daha on dakika olmuş o yüzden derse girdim
- t çık dışarı bir sonraki derse girersin
- ama hocam daha on dakika olmuş ders başlı.....
- t bu ikinci dersin sonu oğlum çık dışarı....

en iyisi yüzsüzlük yapmaktır; örneğin

1)hocam kusura bakmayın geç kaldım biraz, umarım çok bekletmemişidir.
2)ya keşke hiç beklemeseydiniz ben size yetişirdim.
3)hocam ben geldim, siz çıkın isterseniz.
4)walla 5 dakika geç kaldık siz de hemen başlamışsınız hocam, pes yani.

-olm nerdesin ders başlayalı ne kadar zaman oldu
-ya pardon hocam ya elektrik kesildi
(hay allam ya allah kahretsin o ödev yapmama bahanesiydi, şimdi sıçtık)
-ne alaka oğlum?
-(çabuk çabuk bir şey bulmam lazım) şeyy, asansörde kaldım hocam ya valla billa.

sınıfa girerken bütün bakışları üzerine çekeceği bilinciyle yapılan ürkek ezik davranışlardır.ne kadar fütursuz hareket edilir ve konuşulursa o kadar makbul ve karizma olacak davranışlar manzumesidir.
hazırlıkta camel derse geç kalmıştır, aynı zamanda "quiz" vardır. kapıyı çalıp içer girer.

camel: selamunaleyküm cemaat...
tüm sınıf: ve aleyküm selam...
bayan hoca: dışarı çıkar mısın?
camel: peki...
hoca: sanki burası kahvehane

camel dersten çıktıktan sonra sınav yapılır, kimse yapamaz, ders çıkışı:

hoca: pardon camel kusura bakma
camel: önemli değil hocam ayıbediyosun
hoca: git kendini çok sevdirmeden

ortaokul yıllarında yaşanmış olan bir olaydır:
türkçe dersine geç girilir 'özür dilerim hocam' dedikten sonra tam yerine geçmek üzereyken hocadan doğal olarak bir cevap gelir:
- good morning after supper
-...

tamam geç kalınmış olunabilir ama hani türkçe dersindeydik yaa..

yer: itü inşaat fakültesi
zaman: 98-99,neyse ne işte
ders: jeodezi 2
s: stone cold
h: hoca
d: diğer öğrenci

(stone cold koridorda sigara zıkkımlandığı için hocanın içeri girdiğini görmemiştir,pişkin pişkin içeri girer.hocanın sınıfta olmadığını düşündüğü için şaşırır.sırasına doğru hareketlenir.uzun zamandır tahtaya bir şeyler karalayan hoca,kapının kapanma sesine uyanır,stone cold'a döner)
h: niye ayaktasın?
s: (tüm samimiyetiyle) hocam,geç kaldım.kusura bakmayın.
h: olmaz öyle.benden sonra sınıfa giremezsin.çık dışarı.
s: hocam,yapmayın etmeyin.kem küm de falan filan işte.
h: olmaz,çık dışarı.
s: (ayakta bekler,sıraya gidip kitaplarını alıp almama konusunda karasızdır.bir müddet ayakta dikilir,hocaya bakar)...
h: pekala.bu seferlik olsun.otur.
(stone cold yerine oturur)
d: ya birader,sen boş yere kasmazdın.ne diye gitmedin?
s: bu dersten devamsızlık hakkımı kullandım.bu derse imza atmazsam kalırım.mecbur kaldım.
d: haaaa...

stone cold üniversite hocasının bu hareketinden sıkılmıştır.üniversitede bir hocanın bunu yapmasına anlam veremez halde düşüncülere dalmışken 5 dakika sonra başka bir geç kalan öğrenci kapıyı açar,sınıfa girer,ama kapıyı kıyık bırakır.o sırada tahtaya yine bir şeyler yazmakta olan hoca bu sefer uyanmaz.o öğrenci de geçer,sırasına oturur.

sınıf kopar...


geç kalan öğrenci: -özür dilerim hocam geç kaldığım için...
öğretmen: -nerdeydin?
öğrenci: -kusura bakmayın hocam kravatımı unutmuşum...
öğretmen: -kendini de unutsaydın ya
(bkz: iğrenç hoca replikleri
lisede büyük olasılıkla geç kağıdı lafını içerir bu diyaloglar.
-git falanca bey'den,hanım'dan* geç kağıdı al yoksa yok yazarım.
üniversitede kimi hoca ''sessiz sedasız geçin oturun yerinize,hem geç kalıyosunuz hem pardon bıy bıy diyip dersi bölüyosunuz'' derken,kimisi de ''yolgeçen hanı mı burası,bi özür diler insan'' diyor.diyaloglarda buna göre gelişiyor ya da gelişmiyor.

ö: girebilir miyim hocam?

servis kaçırılmış, anneye bıraktırılmış, yolun yarısında anneyle kavga edilmiş (bkz: ergenlik çağları) ve arabadan trip yapıp inilmiştir. dağ başındaki okula az bir mesafe kaldığı için yürünür, yürünür, yürünür. otobandan tadında bir yoldan karşıya geçilmesi gerekmektedir; bir türk için hiç sorun değildir, kosturarak geliş şeridi geçilir. işte asıl sorun da burada ortaya çıkar : otobanımsının ortasında bariyerler vardır ve bir mühendislik harikası olarak eşit zahmetle üzerinden atlanılabilir ve altından geçilebilir bir boydadır. atlarken açılacak lise eteğiyle otobandakilerin liseli fantezilerini süslemek ile sürüngenlerin hislerini paylaşmak arasında bir seçim yapmak gerektiği anlaşılmıştır. sürüngen olmak yeğlenir, geçilir, sınıfa girilir, nefes nefese:

- hocam kusura bakmayın geç kaldım
- tamam ,geç otur yerine (insancıl ,şevkatli, anlayışlı matematikçinin dersidir şükür ki)

tam oturulacakken bir çığlık duyulur:
- ciyaaaaaaakkk
- nooldu hocam?
- o sırtının hali ne?
- ????? (sırta bakılır, bariyerin altının tozu kiri gömlekle güzelce alınmıştır)
- eheh eheh şeyyyyy (açıklanacak daha normal birşey bulmaya çalışılır)
- neyse geç otur hadi (hoca baya bir anlayışlıdır)

tenefüste yanıma gelir, ne olduğunu sorar, anlatınca birlikte koparız. ah be özledim hocam yaaa...

derse 3-4 dakika geç kalınır. tam sınıf kapısı önünde iri yarı arkadaşla karşılaşılır. arkadaş kapıyı açtıktan sonra sizi süveterinizden tutup kaldırmak ve yerden baya bi havalandırmak suretiyle:
-hocam bu kediyi yolda buldum.
acımasız sınıf kopar.
lisede beden eğitimi dersinde hoca sınıfı kendi haline bırakmıştır.
arka bahçede gezerken aç bi kedi yavrusu bulunur. o an yeterli para olmadığı için kantinden anca alınan topkek kediye yedirilmeye çalışılır. bu sırada zaman geçer, beden dersi çoktan bitmiştir.
diğer derse soluk soluğa girilir.
hoca: nerdesin olm? (hoca kızlara "olm", erkeklere de "sapık" diye hitap etmektedir)
trustno1: hocam kediye topkek.. eeeü boşverin hocam, yok yazın beni
hoca: ?


hoca- oo hoşgelmişler, buyrun nerde kaldınız can bey?
can- hocam nızıs kiyodum da biraz dalmışım..
hoca- ne dedin sen?
can- dalmışım da hocam ehe
...

gibi örneklendirilebilecek diyalogların tümü.

lisede, ilk ders olsa hadi neyse, ikinci dersin ortasında okula teşrif buyuran arkadaşımla hocanın arasında geçen diyalog aynen şöyleydi:
sınıfa sallana sallana başında beresiyle giren hatun kişi, özür bile dilemeden sınıfa dalar, hocaya bir bakış fırlatıp yarine doğru yollanırken;
hoca: günaydııınnn!! hoşgeldin evladım! nasıl keyfin yerindedir inşallah! ama şu bereni bir çıkar bakalım kafandan.
arkadaşım: dur bi'canım soluklanalım a-aaaa!!


arkadaşlar içinde küfür varsa özür dilerim gözümden kaçmış olabilir